SEVSİNLER BİZİM TURİZM SEVDAMIZI

Bir mağaza düşünün. Hayalinizde canlandırın. Ulaşımı zor bir mağaza. İçi ise

Bir mağaza düşünün. Hayalinizde canlandırın. Ulaşımı zor bir mağaza. İçi ise birbirinden değerli ve çok çeşitli binlerce ürünle tıka basa dolu.
Ancak mağazanın bir vitrini.Ürünler karmakarışık, kimi raflarda, kimi yerlerde.Kimi diğer ürünler arasında kaybolmuş. Mağaza da hangi ürünlerin bulunduğunu ve nerede olduğunu ne mağaza sahibi ve ne de tezgahtarlar bile bilmiyor. Tezgahtarlar ilgisiz ve yetersiz. Hatta mağazanın kasiyeri bile yok.
Mağazaya kir ve tozdan giriş yapılamıyor. Gelen müşterilerin oturup dinleyebileceği, ürünleri gönüllerince inceleyebileceği bir ortam bile yok.
Bu mağazanın sahipleri bu ortamda bu mağazanın yeteri kadar ciro yapmasını beklerlerse hayal peşinde koşmuş olmazlar mı?
İşte bizim turizm sevdamız bu mağazanın durumuna benziyor.Çok kaliteli ürünlerimiz var. Ama hangi ürünün olduğunu ve nerede bulunduğunu biz bile bilmiyoruz.
Ürünlerimiz toz toprak içinde ve bakımsız.Ulaşım deseniz zor bela sağlanıyor. Yorgunluktan ve çektiği zorluklardan gelen adeta pişman oluyor.
Tezgahtar sayısı.Bırakın yabancı dilleri Türkçe profesyonel turizm rehberimiz bile yok. Mağazada müşterilerin oturup dinlenebilecekleri konaklama yeri bile yok denecek kadar az.
Ulaşım başlı başına büyük bir sorun.
Geçen gün Ankara’dan bir sendikamızın genel başkanı ve yönetim kurulu üyelerinden oluşan 6 kişilik bir heyet ilimize geldi.Sendikanın il temsilcisi otellerde ve bildiği belli başlı kamu misafirhanelerinde yer bulamayınca benden rica etti. Bende bildiğim bütün kamu misafirhanelerini araştırdım . Boş tek bir yatak bulamadım. Onlar da Batman uçağıyla gelecekleri için o gece bu ilde kalmaya karar verdiler.
İşte bu ve benzeri nedenlerle sevsinler bizim turizm sevdamızı diyorum.

Seni Gidi Kopyacı :)))