Demir, deprem anında ilk yardıma koşan ekipte yer almış ve bu deneyimlerini “ACIYAMAN” adlı kitabında topladı. “ACIYAMAN” adı, depremde büyük kayıplar veren Adıyaman ilinden esinlenerek seçildi. Kitap, İkinci Adam Yayınları tarafından yayımlandı.
Sinan Demir, bir UMKE gönüllüsünün gözünden, deprem sırasında ve sonrasında yaşananları, enkaz altındaki insanların çaresizliğini ve kurtarma ekiplerinin mücadelesini etkileyici bir dille anlatıyor. Kapakta yer alan bilgiler, okuyucuları kitaba dair bir ön izlenim sunuyor:
• AFAD görevlisi bana bir şeyler söylemek istiyor, kafamı geriye doğru çevirince görevlinin bir eliyle kriko parçasına, diğer eliyle de bana sakin ol anlamında bir hareket yaptığını gördüm. Konuşmadığıma göre yolunda gitmeyen ve çözüme ulaşması gereken bir şeyler vardı. AFAD görevlisinin iki dudağı arasından küçük bir ses tonuyla çıkan tek kelime hayatımdaki en korkulu dolu anımı yaşattı bana: ARTÇIII.
• Enkazın yakınında, iş makinasının kazdığı yere kadar indim. Şimdi herkes iki dudağımın arasından çıkacak o dört kelimelik soruyu bekliyordu. Bu bekleyişin adı da korku ve kaygı içeren o dört kelimelik soruydu. Sorun içimde bekleyen içimde dünyanın en zor sorusu: SESİMİ DUYAN VAR MI?
• Enkazın içlerinden koku geliyordu. Adıyaman’a gece ayrı, sabah ayrı yağmur yağıyordu. Şehrin kendine has kokusu vardı.
“ACIYAMAN” isimli kitap depremzedelerin yaşadığı korku ve acıları, sahada görev alanların deneyimlerini ve şehrin enkaz altındaki halini gözler önüne seriyor.