Elif Bobuş’un müdür, Nurten Kızılkaya ve İlkay Taran’ın da müdür yardımcısı olarak göreve başlamalarıyla birlikte, üç yıllık bir geçmişi olan bu kurum, hızlı bir atılım içerisine girdi.
Öncelikle personel kadrosu güçlendirildi. Ardından yoğun bir araştırma ve saha çalışmasına girildi.
İlk etapta kültürümüzün önemli ögeleri, dokuma türleri araştırılıp dokunmaya çalışılıyor. Nitekim tiftik battaniyesinin ardından çok daha önemli bir adım atıldı. Nadide bir el dokuması olan şal şepik dokuması işine girildi.
Eruh Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nün yanı sıra enstitü bünyesinde 6 tezgahta, Mezopotamya’nın en eski dokuma türü olan şal şepik dokumacılığına başlandı.
Bunun yanında, yöremize ait, özellikle unutulmaya başlanan yemekler araştırılıyor.
Yöresel kıyafetler, diğer el sanatları ve somut olmayan kültürel mirasımız da enstitünün araştırma alanına giren diğer konuları oluşturuyor.
Olgunlaşma Enstitüsü’nden çok şeyler bekliyorum. Siirt’in kültürünü araştırıp yaşatılması için çaba harcarken, bunların arasında ekonomik değeri olanların kentin ticari hayatına katkı yapacak hale getirecek girişimleri de gerçekleştirecek.
Bu arada birkaç cümle ile yeni yönetime değinmek istiyorum. Valimiz Sayın Dr. Kemal Kızılkaya ve Milli Eğitim Müdürü Sayın Salih Sadoğlu’nun büyük desteğini arkasında görmenin de verdiği moral ve motivasyonla az zamanda çok işler başarmaya başladılar.
Çok yakın bir zamanda, bunların kentin kültürüne, sosyal ve ekonomik hayatına yapacağı olumlu katkıları daha somut olarak göreceğiz.
Son olarak, kendilerinden kentimize çok büyük katkılar beklediğimiz Sayın Bobuş, Sayın Kızılkaya ve Sayın Taran ile diğer personeli kutluyor ve başarılar diliyorum.
