Av. Diyaeddin Temiz’in Kaleminden: “Siirt Bu Ne Lüks?”

Türkiye’nin sosyoekonomik olarak en kırılgan şehirlerinden biri olan Siirt’te konut

Türkiye’nin sosyoekonomik olarak en kırılgan şehirlerinden biri olan Siirt’te konut fiyatları adeta kontrolden çıktı.
7 milyon TL’ye daireler, 11 milyon TL’ye müstakil evler, neredeyse asgari ücret düzeyinde kiralar…

Ne bir deniz manzarası, ne tarihi sokakları, ne de turistik bir cazibesi olan; ulaşım altyapısı kısıtlı, ekonomik gücü düşük, Türkiye’nin kalkınma endekslerinde son sıralarda yer alan Siirt için bu durum tuhaf değil mi?

İstanbul’u, İzmir’i, Antalya’yı konuşuyoruz ama Türkiye’nin yoksul şehirlerinden biri olan Siirt’te yaşanan bu gizli barınma krizi, sessiz ama derin bir çığlık hâlini aldı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre:
Siirt’in 2024 yılı nüfusu: 336.453
Doğum sayısı: 2019’da 7.629 iken, 2024’te bu sayı 5.977’ye düştü. Yani %21,6 oranında ciddi bir azalma var.
Asgari ücret (2025): 22.104 TL.

Bugün Siirt’te ortalama kira 15-20 bin TL aralığında. Yani bir vatandaş, asgari ücretle geçinmeye çalışsa bile gelirinin %70 ila %90’ını kiraya vermek zorunda kalıyor. Bu sürdürülebilir değil.

Siirt ne bir turizm kenti ne bir sanayi şehri ne de yatırım patlaması yaşayan bir il. Ulaşım olanakları kısıtlı, altyapısı gelişmemiş, sanayisi yok. Kentin ekonomisi büyük oranda tarım ve hayvancılığa dayanıyor, devamında maaşa dayalı. TÜİK’in kalkınma endekslerine göre, Siirt uzun süredir en alt sıralarda.

Yani bu şehirde ne tarım dışında üretim var ne de yüksek gelirli bir nüfus kitlesi. Peki o zaman ev fiyatları neden bu kadar yüksek?

Konut piyasasındaki bu fiyat şişkinliği, ne reel gelir artışıyla ne de artan taleple açıklanabilir.
O zaman fiyatlar suni biçimde mi yükseltiliyor?
Bu tabloyu en ağır şekilde yaşayanlar halktır.

İyi bir barınma ortamı istemek haktır, lüks değil, olmamalı da.

Her şehirde yaşanabilir konutlara erişim bir hak olmalı.

Siirt gibi göç veren, gençlerini tutamayan, işsizliği yüksek, geçim şartları zor bir şehirde bile halk, kendi memleketinde barınamaz hâle geldiyse bu yalnızca ekonomik değil, sosyal bir kriz demektir.

Akla gelen ilk çözüm TOKİ müdahalesi…
Siirt’te birinci sınıf ama erişilebilir fiyatlı konutlar üretmek üzere TOKİ’nin ivedilikle devreye girmesi gerekmektedir.
Belediye ihtiyaç sahipleri için sosyal konut projeleri geliştirmelidir.
Konut piyasasına şeffaflık gelmeli.
Emlak fiyatlarının neden bu kadar şiştiği araştırılmalı.
Eğitim, sağlık, ulaşım ve yaşam kalitesine dönük yatırımlar Siirt’te kalmak isteyenlerin hayatını kolaylaştırmalı, göç zorunluluğa dönüşmemelidir.

Bugün Siirt’te yaşanan şey yalnızca ekonomik bir kriz değil. Aynı zamanda, halkın kendi topraklarında tutunma mücadelesidir. Bu şehir; manzarasıyla değil, merhametiyle, kültürüyle, dayanışmasıyla güzeldir. Ama bu halk, “barınmak” için dahi mücadele etmek zorunda bırakılıyorsa, bu sadece bir şehir sorunu değil, bir vicdan sorunudur.

Seni Gidi Kopyacı :)))