2005 yılında kurulan Prof.Dr. Hüsamettin Koçak tarafından kurulan Baksı Kültür Sanat Vakfı tarafından, Anadolu’nun ortak kimliğine katkıda bulunan üretimlere dikkat çekmek amacıyla bu yıl ilk kez düzenlenen Anadolu Ödülleri Arkeoloji ödülü Başur Höyük kazısına verildi. Ödül programına, Müzecilik, Süreli Etkinlikler, Gösteri Sanatları, Arkeoloji ve Restorasyon kategorilerinde Türkiye’nin 35 ilinden toplam 133 projenin başvurduğu açıklandı,
Ege Üniversitesinden Doç.Dr.Haluk Sağlamtimurun 2001 yılından bu yana ilimizde sürdürdüğü kazılar kapsamında gerçekleştirdiği Başur Höyük Kazısında Anadolu ve Mezopotamya arkeolojisi açısından önemli verilere ulaşılmıştı. Ilısu Barajı ve HES projesi kazıları kapsamında ilimizde Türbe Höyük, Başur Höyük, Çattepe Höyük kazılarını yapan Doç.Dr. Haluk Sağlamtimur’un yaptığı bu kazılarda bölgemizin ve ilimizin tarihini değiştirecek nitelikte buluntular ele geçirilmişti.
Pandemi nedeniyle sanal ortamda gerçekleştirilen ödül töreninde konuşan Doç.Dr. Haluk Sağlamtimur “Bu kazılar 2007 yılında başladı ve 2019 yılında tamamlandı. Bu kazı herkesin bildiği üzere Ilısu su barajı ve HES projesi kapsamındaki projelerden biridir. Aslında burada daha erken tabakalar daha geç tabakalar olmasına rağmen MÖ 3100 – 2900 yılları arasına tarihlenen Erken Tunç Çağı 1 dönemine tarihlenen mezarlar hem yurtiçinde hem de yurtdışında gündem oldu.Çünkü bu mezarda içerisinde çocukların kurban edildiğine dair veriler var.Bu veriler üstünde çalışıyoruz.Bu verilerin önemi şundan kaynaklanmakta 1922 ile 34 arasında Mezopotamya’da yani bizden 800 kilometre aşağıdaki Ur kentinde yapılan kazılarda çocukların kurban edildiğine dair veriler vardı. Bu verileri arkeoloji olarak çok kanıtlayamamıştık. Yaklaşık 90 – 100 yıl sonra Güneydoğu Anadolu’da Siirt kentindeki bu kazılarda bu verileri teyid etmek arkeoloji açısından önemliydi. Bu nedenle bu proje hem yurt içinde hem yurt dışında gündem oldu. Proje kapsamındaki çalışmalar Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği DSİ maddi yardımlarıyla uzun yıllar devam etti. Kazıdaki ekip üyelerine topluca teşekkür etmek istiyorum; hem yurtiçinden hem yurtdışından çok sayıda insan bu çalışmalara katıldı ve hala çalışmalarımız devam ediyor. Ayrıca Siirt halkına bize göstermiş olduğu misafirperverlik için teşekkür etmek istiyorum. Bunun dışında da her zaman maddi ve manevi varlığını hissettiğimiz işadamı Sayın Ethem Sancak’da teşekkürü hak ediyor.” dedi.