Nöbetçi Eczaneler
ABD Başkanı Joe Biden’in sözde Ermeni soy kırımı iddiasını kabul etmesine tepkiler devam ediyor. Bilim insanları bu konunun siyasetçilerin değil de tarihçilerin aydınlatacağı bir konu olduğunu belirtiyorlar.
Siirt Üniversitesi F en Edebiyat Fakültesi Tarih bölümü öğretim üyesi Doç.Dr. Şerif Demir tarihte ir Ermeni soykırımı veya katliamının söz konusu olmadığını açıkladı.
1914 yılında çok üzücü olayların meydana geldiğini ve bu olaylarda binlerce Türk ve Kürt ile emperyalist güçlerle işbirliği yapan Ermenilerin hayatını kaybettiğini belirten Doç.Dr.Demir “Her senenin 24 Nisanında bir Ermeni meselesi ve bir Ermeni sorunu ülke gündeme gelmektedir. Şüphesiz tarihte bir Ermeni soykırımı ve bir Ermeni katliamı söz konusu değildir. Öncelikli olarak çok açık ve net şekilde ifade etmek gerekir ki 1914 yılında üzücü bazı olaylar yaşandı. Bu üzücü olaylar kapsamında binlerce masum Müslümanlar Türkler ve Kürtler hayatını kaybetti. Şüphesiz emperyalist güçlerle işbirliği yapan pek çok Ermeni’de hayatını kaybetti. Fakat ortada bugün Batılı ülkelerin ifade ettiği gibi bir etnik temizlik ve soykırımdan ziyade yörede huzur ve asayişi bozan işgalci devletlerle işbirliği yapan insanların tehcir edilmesi söz konusudur. Bu tehcir de başka bir ülkeye ya da farklı bir coğrafya değil Anadolu’daki Ermenilerin Suriye’ye nakledilmesi mevzu bahistir.Bu mesele bir tarihi hadise olmaktan çıkarılarak tamamen siyasi bir sorun hatta politik bir linç haline getirilerek yıllardır Türkiye’nin üzerinde bir baskı aracı olarak kullanılmaya başlandı. 1960’lara kadar bu meseleden haberdar olmayanlar, hiçbir şekilde gündeme getirmeyenler son yıllarda bir anda Ermeni sever ve Ermenilerin hakkı ve hukukun müdafaa ve avukatlığını yapma sevgisine ve sevdasına düştüler. Bu ideolojik görülük o kadar gözlerini kararttı ki Ermenilerin yaptığı bütün zülüm ve cinayetleri hoş görecek kadar insafsızlaştılar.” Dedi.
Bu konuda tarihçilerin yanı sıra Amerika Başkanlarından Wilson’unda araştırmalar yaptırdığını ve bu amaçla General Harbord’u Anadoluya gönderdiğini belirten Doç.Dr. Demir bu araştırmaların sonucunda tıpkı tarihçilerin belirttiği gibi Ermenilere yönelik bir soykırımın olmadığı sonucunu ortaya koyduğunu söyledi.
Bu durumun ABD belgelerinin incelenmesi halinde de ortaya çıkacağını belirten Doç.Dr.Demir “Burada üzücü ve garip olan şudur ki bugün ABD Başkanı Biden, Ermenilerin bu acısını soykırım olarak niteleyerek tarihi gerçekleri inkâr ederken Başkan Biden in selefi olan Amerika Başkanı Wilson’ın Anadolu’ya gönderdiği General Harbord, günlerce yaptığı araştırmalarda böyle bir soykırımın olmadığını tespit etti. ABD arşivlerindeki kendi belgelerinde, kendi heyetlerinin yapmış olduğu incelemeler neticesinde böyle bir soykırımın yaşanmadığı bizzat Amerikalıların kendileri tespit ettiler. ABD Başkanı bu gerçekleri inkâr etmektedir.
Bu konuda çalışan Amerikalı tarihçiler, Justin McCarthy, Bernard Lewis ve Standford Shaw gibi pek çok tarihçi de bu gerçeğin tespitini yapmışlardı. Fakat bu konu tarihçilere bırakılmaktan ziyade siyasetin gündemindedir. Siyasette bu konu üzerinden Türkiye’ye karşı bir cezalandırma olarak kullanılmaktadır. Fakat bu mesele etraflıca incelendiğinde ve ABD ve Fransa’nın tavrından her şeyden evvel Ermenilere zarar görmektedir. Anadolu’da Ermenilerle yüzyıllarca yıl kardeşçe yaşanmış ve beraber iyi komşuluk ilişkileri kurulmuştu. Batılılar bu tarihe bu geçmişe bir saygısızlıktır bir terbiyesizlik yapıyorlar. Ayrıca hala aynı coğrafyada komşu ülke olarak birlikte yaşamaya mecburuz. Her iki ülke arasında sağlıklı ilişkilerin kurulabilmesi her şeyden evvel Ermenilerin menfaatinedir.”
Avrupa ülkeleri ile Amerika Birleşik Devletlerinin kendi tarihi gerçekleri ile yüzleşmeden bize bu konuda ders vermeye kalkışmalarının çok acı olduğunu ifade eden Doç.Dr.Demir, Bosna,Ruanda da yaşanan olaylara Kızılderilere yapılanları hiçbir insan evladının kabul edemeyeceğini söyledi.
Bu tarz girişimlerin siyasi olduğunu belirten Doç. Dr. Demir “ Böyle doğru ve düzgün komşuluk için Batılı ülkelerin bu tarz siyasi girişimlerden bu tarz gereksiz ve lüzumsuz siyasi linçlerden kaçınmak gerekir. Çünkü Ermenilerle bölge insanlarının arasına fitne sokarak birbirine düşürenler bu fitneyi bu günde sürdürmeye devam ediyorlar. 1915 yılında yaşanan ve hayatını kaybetmiş bütün insanların kanları batılı emperyalist güçlerin elindedir. Bu acıları kaşıyarak bu mağduriyetin yaşanmasına sebep olmanın vermiş olduğu sorumluluktan kaçmak için Ermenileri savunuyor gibi yaparak daha büyük bir vebalin altına giriyorlar. Bugünkü Amerika ve Fransa kendi tarihi gerçeklerinden yüzleşmeden bize bu konuda ders vermeye kalkmaları ne kadar acı bir durumdur. Bosna’da, Ruanda’da ve Cezayir’de katledilenler, Kızılderililere yapılanları hiçbir insan evladı kabul edemez. Ellerindeki kan kurumadan bize insan hakları dersi vermeye kalkan bu ülkeler öncelikli olarak kendilerine bakmaları gerekir. Bir kez daha altını çizmek isterim Osmanlı Devleti tarihinde 1915 veya başka bir tarihte soykırım, katliam veya farklı bir şekilde etnik arındırma söz konusu değildir.” Dedi.
Doç.Dr.Demir bu konuların aydınlatılması istenmesi halinde sözün siyasetçilere değil de tarihçilere ve arşivlere bırakılması gerektiğini sözlerine ekledi.