En başta Aşık Veysel’in deyimiyle , en sadık yarimiz olan toprağı bozduk. Durduk yerde gereksiz ilaç ve gübre kullandık.
En verimli bölümlerini konut, sanayi ve benzeri alanlara ayırdık. Kısacası toprağı küstürdük. Ondan sonra diğer doğal unsurlar olan hava, hayvan ve bitkilere geldi.
Bu durumun doğal bir sonucu olarak yağmur, kar yapmaz oldu.
Kuraklık bütün dünyayı tehdit eder hale geldi. Artık yalnız çöller değil. Vahalar bile yağacak bir damla yağmura hasret.
Siirtte bu durumdan nasibini aldı. Artık bir metreye yakın örtü oluşturan kar yağışı yok.
Ortalama 8.9 olan karla geçen mevsimleri unuttuk. Bu rakam neredeyse sıfırlandı.
Yağmur yağışına azaldı. Bu gün itibarıyla Siirt il genelinde mevsim normallerinin yüzde 50 si kadar yağmur yağmış.’
Durum gerçekten vahim. Hemde çok vahim.
Böyle giderse tahıllar biçilmeye gelecek kadar büyümeyecek, sebze ve meyveler etkilenecek. Hatta çok fazla su istemeyen fıstık bile bundan zarar gelecek.
Zaten son yıllarda oldukça azalan yer altı suları da tamamen kuruma noktasına gelecek.Ki bu durum gerçekten bir felaket anlamına geliyor.
Büyük bir samimiyetle yağmur yağmadı için dua edelim, ama ondan önce de doğal dengeyi onarmaya çalışalım.
![Gazeteci Yazar Ayhan Mergen Yazdı, “Kuraklık Tehlikesi” Bir önceki yazımda doğal dengeyi nasıl bozduğumuzu ve bu durumun](https://yenisiirt.com/wp-content/uploads/2025/01/siirt-fistik-ve-antep.jpg)