Nöbetçi Eczaneler
Siirt İbrahim Hakkı Kız İmam Hatip Lisesinde düzenlenen etkinlikte bu katliam çeşitli yönleri ile alındı.
Kısa adı ÇEDES olan ve Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığının ortaklaşa yürüttükleri “Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum “ projesi kapsamında okulun konferans salonunda düzenlenen etkinlik, Muhammed Ayğan hocanın Kuranı Kerim tilaveti ile başladı.
Ardından açılış konuşmasını yapan Siirt İbrahim Hakkı Kız İmam Hatip Lisesi Müdürü Mustafa Ayaz, Millî Eğitim Bakanlığı’nın projeleri çerçevesinde gerçekleştirilen etkinlikte Filistin ve Kudüs’ün hem çevreleri hem de değerleri olduğunu vurguladı.
Kudüs’ün sadece bir çevre veya değer olmadığı, aynı zamanda insanların sahip çıkması gereken kutsal ve önemli bir vatan parçası olduğuna dikkat çeken Ayaz, Müslümanların vatan anlayışının inançları tarafından belirlendiğini ifade etti.
Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Macit Sevgili ve eğitimci Ferdi Özavcı bu dramı çeşitli yönleri anlattılar.
Siirt ÇEDES koordinatörü Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni Ferdi Özavcı, etkinlikte geçmişten günümüze Filistinli Müslümanlarının yaşadığı acıları hatırlatarak, bu coğrafyanın insanlarına olan desteğin önemini vurguladı.
Özavcı, “Tarihte Müslümanların yaşadığı zorluklara dikkat çekti. Sultan 2. Abdülhamit’in, Müminlere düşmanlık bakımından Yahudileri ve müşrikleri en şiddetli düşman olarak nitelendiren öngörüsünü örnek alarak, Filistin topraklarının Müslümanlar için ne kadar değerli olduğunu vurguladı. Ayrıca, İslam sancağı altında yaşamanın değerini anlatmak için 1915 yılında Çanakkale’ye katılan ve orada şehit olan 53 Filistinli askere selam gönderdi. Bununla birlikte, Filistinli anne ve babaların yavrularını kaybetmesi ve bunu rıza ve tevekkülle karşılamalarını da selamladı.” dedi.
Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölümü İslam Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Macit Sevgili, Filistin topraklarında yaşanan zulmün, korku filmlerini bile aşan bir vahşet olduğunu ifade ederek, bu durum karşısında Müslümanların sessiz kalmasının endişe verici olduğunu dile getirdi.
Sevgili, “İnsanın düşüncesinin bile ulaşamayacağı görüntülerle ve manzara ile karşı karşıyayız. Bir Müslüman olarak ciğerimiz yanıyor fakat maalesef ümmet olarak elimizden bir şey gelmiyor. Belki dünya tarihinde Müslümanlar böyle bir zillet yaşamamışlardır. Ne Moğollar ne de sonraki dönemlerde ne haçlı seferlerinde Müslümanlar bu kadar aciz, zelil bir dönem yaşamamışlar. Filistin’de yaşananlar belki de bizim uyanışımız ve tekrar yekvücut olmamız için bir vesiledir. ‘Ey! Ki sen başkalarını derdinden gamsızsın, sana insan demek yaraşır mı?’ Kudüs dünyanın kalbidir. Kudüs’ün Kudüs olmasının ötesinde sembolik ve simgesel bir yönü bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı. Etkinlik sinevizyon gösterisi ile fotoğraf sergisinin gezilmesi ile sona erdi.
