Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

NASRETTİN HOCA ASIRLAR ÖNCESİNDEN SORUNU ORTAYA KOYMUŞ

Arapçada bir atasözü veya

Arapçada bir atasözü veya bir deyimi konuştuğumuz konuya örnek olarak vereceğimiz zaman önce  “ Allah bizden öncekileri rahmet eylesin söylemedik bir şey bırakmamışlar”  deriz. Sonra ilgili atasözü veya deyimi söyler, konuyla ilgili bağlantısına değiniriz.

Sanırım rahmeti hak eden  kişilerden birisi de Nasrettin Hocadır. O devirden bu güne davalıya, davacıya ve davaya kulak misafiri olan hanımına itiraz eden hanımına da haklısın demesi örneğine uyan o kadar çok olay oluyor ki.

Son günlerde çok sık şikayetlerin dile getirildiği uzman doktor randevuları daha doğrusu randevusuz muayene olamama olayı da bu fıkraya tıpa tıp uyuyor.

Hasta ile hasta yakını muayene için hastaneye gittiğinde eli boş dönmemek, o gün içinde  muayene ve tedavisini yaptırmak   ister. Acil gelmiştir. Randevu almayı unutmuştur veya daha doğrusu Siirt gibi eğitim ve ekonomik düzeyin istenilen ölçülerde olmadığı bir ilde randevu almayı becerememiştir. Bunun yanında ilçeden, köyden gelmiştir. Burada kalacağı bir yer yoktur, parası yetersizdir.

Dolayısıyla olaya vatandaş cephesinden baktığımızda belirli bir ölçüye  kadar hak vermek mümkün.

Olaya doktor açısından baktığımızda da, o da her hastasına belirli bir zaman ayırmak ve güzel, rahat bir şekilde teşhisini koymak ister.Birde olayın fiziki ve ruhsal yorgunluk boyutu da unutulmamalıdır. Bunun da gerçekleşmesi içinde, günlük olarak muayene edeceği  kişi sayısının sınırlı olması gerekiyor.

Bu durumda doktorlar da haklı.

Olaya dışarıdan bakan bir gözlemle yaklaşan bizlerde her iki tarafa da hak verdiğimize göre tam bir Nasrettin Hoca fıkrası. Gelde işin içinden çık.

Seni Gidi Kopyacı :)))