Hangi konuyu ele alırsak alalım daima iki açıdan değerlendirme yaparım. Birincisi olmamız gereken noktada mıyız?Hangi alan da olduğumuz fark etmez, o alanda durumumuza uygun bir yerde miyiz? Bu ve benzeri sorulara cevap ararım.
Birde en az bunlar kadar önemli bir başka konu daha var; o da, iyi yada kötü fark etmeksizin o aşamaya nereden, hangi noktadan gelmişiz? İyi olmadığımız, hak etmediğimiz bir konumda olsak bile, o konuma çok daha kötü bir durumdan gelmişsek ayrıdır, kayda değer bir ilerleme sağlamadan o alanda kötü bir durumdaysak ayrıdır.
Dilerseniz konuyu somut olarak ele alalım. Sağlık alanında çok iyi ve tüm sorunlarımızı çözmüş durumda mıyız? Buna verilecek tek cevap elbette ki hayır olacaktır. Elbette sorunlarımız var. Ama bu konuda da yukarıda değindiğim gibi nereden nereye geldiğimizi göz önünde bulundurduğumuzda durum değişiyor.
Bu gün ilimizde bazı ana branşlarda doktor ya hiç yok yada yetersiz sayıda doktor bulunmaktadır. Yan dalları saymıyorum. Ancak 30-40 yıl öncesinde kadar il genelinde bir ya da iki tane uzman doktor varken, bu gün bu doktorların sayıları neredeyse 200’e yaklaşıyorsa durum farklılaşıyor. Pratisyen doktorlarımızı da hesaba kattığımızda bu sayı 300 lere yakın bir rakama ulaşıyor.
Yine o yıllarda bütün ilde bir yada iki tane hurda denilebilecek kadar eski, neredeyse ekonomik ömrünü doldurmuş bir iki tane ambulans bulunuyorken bu gün bunların sayıları düzinelerle ifade ediliyorsa ve bu gün bebek ya da yaşlı fark etmeden her insanımız, ambulans uçak çağrılıp daha ileri tetkik ve tedavi için Ankara, İstanbul da ki büyük tıp merkezlerine götürülüyorsa, sağlık alanında yaşanan bazı aksaklık ve eksiklikler çok önemsenmemelidir.
Önemsenmemeli derken yanlış anlaşılmasın bu böyle gitsin anlamında değil En ufak bir sorun mutlaka hızlı bir şekilde çözüme kavuşturulmalı ve insanımız hizmetin en iyisine muhatap olmalıdır. Burada önemsenmemeli derken, morallerimizi düzgün tutma açısından önemsini kast ediyorum.