Güneydoğu Anadolu Bölgemizin huzurlu ve asayiş olaylarının neredeyse hiç meydana gelmediği şirin bir ili olan Siirt kültürel açıdan da çok zengin bir yapıya sahiptir. Asırlar boyunca bir sınır memleketi olmasından dolayı Anadolu ve Mezopotamya ile kısmen Fars kültürünün etkisiyle oluşmuş kendine özgü bir kültüre sahiptir.
Siirt denilince akla 12.500 yıllık köklü geçmişinde oluşan dini eğitim geliyor. Siirt asırlar boyunca bölgenin eğitim ve kültür merkezi olmuş. Burada eğitim veren medreselerde yetişen bilginler yalnız bölge de değil bütün İslam aleminde adlarından söz ettirmişlerdir. Bunların başında İbrahim Hakkı Hazretleri gelmektedir. Yine bu bilginlerin önemli bir bölümü binlerce şiir ilahi ve kaside yazmışlardır.
Bunlardan bazılarının örneğin İbrahim Hakkı Hz, Sultan Memduh ve Şeyh El Hazretlerinin basılmış divanı bulunmaktadır.
Siirt bilginler diyarı olduğu kadarda evliyalar diyarı olarak ta bilinmektedir. Veysel Karani, Hz Alinin oğlu Muhammed Bin Hanife, Peygamberimizin halasının torunu Şeyh Muhammed El Münkedir, Şeyh Musa, sayıları on binleri bulduğu belirtilen evliyalardan ilk akla gelen birkaç tanesidir.
Siirt’in kendine özgü bir mimarisi bulunmaktadır. İki çeşit taşın ilkel ocaklarda yakılıp öğütülmesinden elde edilen ve Horasan harcına benzeyen cas adı verilen ürünlerle yapılan evler yazın serin, kışın sıcaktır.
Siirt tarihi eserler açısından da çok zengin bir ildir. Anadolu Selçuklu Mimarisinin eseri olan Ulu Cami, Anadolu’da varlığını koruyan en eski su değirmeni Demirkaya Köyü su değirmeni 3500 yıllık bir geçmişi olan Asurluların eseri Akabe yolu, Mir Nasır Medresesi, İncekaya Kalesi gezilip görülmeye değer yüzlerce eser arasında yer almaktadırlar.
Siirt zengin bir mutfağa da sahiptir. Siirt mutfağına özgü yüzün üstündeki yemek arasında büryan kebabı, perde pilav, bir çeşit içli köfte, imçerkeyet, perpeğine mutlaka tadılması gereken lezzetlerin başında gelmektedir.
Siirt’in kendine özgü el sanatları da bulunmaktadır. Bunların başında tiftikten dokunan battaniye namazlık , atkı, bere ve heybeler gelmektedir. Mezopotamya kültürünün en eski kumaşı olarak bilinen şal şepik kumaşı da Siirt’in Eruh ilçesinde dokunmaktadır.
Birde Siirt’in kendine özgü lezzetlerinden söz etmek gerekir. Siirt fıstığı organik kara kovan Pervari balı, Zivzik Narı Tayfi üzümü, hattılarus yani gelin yanağı armudu, göçer elması ve daha bir çok lezzet tadanların bir daha unutamayacakları lezzetlerin arasında yer almaktadır.