1960 ihtilalinden sonra, 61yıl önce 1961 yılında Başbakan Adnan Menderes ve iki bakanı idam eden ve Milletvekillerini yargılayan Olağanüstü Yassıada Mahkemeleri kurulmuştur.
Bu mahkemede dönemin Demokrat Parti Bitlis Milletvekilliği yapan Şeyh Selahattin İnan’ın başından, tarihte benzeri görülmemiş acayip bir suçlama geçer.
Selahattin İnan; 27 Mayıs darbesi sonrası Yassıada’da yargılananlar arasındadır. Onun idam istemiyle yargılanma gerekçesi; Tahkikat Komisyonu ve Salahiyet Kanunu’na Meclis’teki oylamada destek verdiği iddiasıdır.
Yargılama komedisi de tam burada başlıyor zaten. Tahkikat Komisyonu ve Salahiyet Kanunu Meclis’te yasalaştığı günlerde, Selahattin İnan Türkiye’de bile değildir. Geçirdiği ciddi bir rahatsızlık sebebiyle uzun bir süre Almanya’da bir hastane odasında can derdindedir.
Selahattin İnan yurda döndüğünde diğer Demokrat Parti Milletvekilleri gibi tutuklanır ve Yassıada’da yargılanmaya başlar.
Yassıada Mahkemeleri’nin ünlü Başsavcısı Oktay Egesel, Bitlis Milletvekili Selahattin İnan’la ilgili iddianamesinde şöyle suçlarda bulunur:
Bu zat sorgusunda; “Ben Tahkikat Komisyonu ve Salahiyet Kanunu’na oy vermedim. Çünkü o sırada tedavi için Almanya’ya gitmiştim, hastaydım.” diyor. Evet, doğrudur. Almanya’ya gitti. “Selahattin İnan aslında bir şeyhtir. Ama bu şeyhliğini işine geldiği gibi bazen açıklar bazen açıklamaz. Şeyh diye geçinir ama şeyhlikle bağdaşır tarafı yoktur. Bunu da biliyorum. Memleketinde şeyh diye zekât toplar, zekâtı hayır işlerinde harcayacağına üstüne oturur, biliyorum bunu. Halkı sömürür topraklarını alır, bunu da biliyorum. Gerekirse kendisine karşı direnenleri öldürtür. Hasılı bilmediğim tarafı yoktur. Almanya’ya gitti ama hastalık için değil, ne için gittiğini ben bilirim. Sonra onun davranışları, onun kafasının içi malumunuz. Evet burada bulunmadı ama burada olsaydı Tahkikat Komisyonu ve Selahiyet Kanunu’na muhakkak rey verecekti. Bu itibarla, o da ötekileri gibi anayasayı cebren ihlal etmiştir. İdamını talep ederim” ifadeleri kullanılmıştı.
Yassıada Mahkemeleri’nin ünlü Başsavcısı Oktay Egesel Bitlis Milletvekili Selahattin İnan’a bu şekilde suçlamalar yöneltirken mahkeme salonunda derin bir suskunluk oluşur. Suskunluğun ardından Bitlis Milletvekili Selahattin İnan gülümseyerek ayağa kalkar ve Egesel ile aralarında şu diyalog geçer;
Egesel; Tahkikat Komisyonu ve Selahiyet Kanunları’yla ilgili olarak, “Bu kanunu kabul etmişsin, hem de şeyh geçinirsin” diye çıkışır.
-Selahattin İnan, “Kanun oylanırken Avrupa’daydım” diye karşılık verir.
Egesel hiç altta kalır mı, o da, “Burada olsaydın lehinde oy verecektin’ der.
-Selahattin İnan, mahkeme salonundakileri güldüren şu tarihi cevabı verir; “Sayın başkan, galiba Allah şeyhliği bana, kerameti size vermiş.” der.