Bu zenginliği de destekleyecek siyasetçiler gerekmektedir.
Bu alanların ilkinin kapsamına tarım, hayvancılık, yer altı kaynakları, doğal güzellikler ve tarihi ile kültürel zenginlikler gibi konular girer.
İkinci alana ise insan kaynakları açısından durum dahildir. Yani, ilin ekonomi ve iş hayatı, bürokrasi alanlarında yetişmiş insanlarının sayısı ve kalitesi söz konusudur. Bunlara akademisyenleri de eklemek gerekir.
Bu açılardan baktığımızda, tarımsal ve yer altı zenginliklerimiz vb. konularda, kısacası beşeri kaynaklarımız açısından durumumuz çok iyi.
İnsani kaynaklarımız açısından ise üç sektördeki insan kaynaklarımıza baktığımızda, iş insanları açısından çok iyi durumdayız.
Kendi sektörlerinde ülke genelinde sıralamaya giren çok sayıda hemşerimiz bulunuyor. Hatta dünya sıralamasına bile girenler var.
Akademisyenler açısından da durumumuz aynı. Yurdun ve dünyanın değişik üniversitelerinde görevli, değişik alanlarda uzman, bini aşkın akademisyen hemşerimiz olduğunu söyleyebilirim.
Zayıf olan tek noktamız bürokrasi alanındadır. Çok üst düzeyde bürokratımız yok. Birkaç kaymakam ve daire başkanı düzeyindeki hemşerimiz var. Bu alanda hızlı bir şekilde çalışma yapmamız gerekiyor.
Bunun için, diğer illerin yaptığı gibi mutlaka kulis çalışmaları yapmamızın dışında bir çözüm yolu yok.
Bir de bütün bu potansiyelleri harekete geçirmek için yapılması gerekenlerle ilgili görüşlerimizi bir başka yazımızda ele almaya çalışacağım.
