Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Hem Başarılı Bir Hekim Hem Bir İcracı Hem De Bir Bestekar

Hemşerimiz üroloji uzmanı Prof.

Hemşerimiz üroloji uzmanı Prof. Dr. Yaşar Bedük, on parmağında on marifet bir insan.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden emekli olduktan sonra da hekimlik mesleğini muayenesinde ve özel hastanelerde sürdüren Prof.Dr. Bedük, öğrencilik yıllarından beri de Türk Sanat Müziği ile ilgileniyor.

İyi bir bestekar ve iyi bir udi. TRT repertuarına girmiş 62 adet bestesi bulunuyor. Aynı zamanda çeşitli korolarda solist olarakta görev alıyor.

Siirt’te doğduğunu ve çocuk yıllarını burada geçirdiğini belirten Prof.Dr. Bedük:

“Ben bir Siirt çocuğuyum. Ana, baba, doğma, büyüme Siirtliyim. 12 yaşına kadar Siirt’te yaşadım ondan sonra tahsil ve meslek nedeniyle ayrıldım. Üroloji profesörüyüm. Geçtiğimiz yılda Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji ana bilim dalında başkanlık yaptım ve daha sonra emekli oldum.“ dedi.

Prof.Dr. Bedük, Siirt’i unutmadığını ve hep özlemle andığını ifade etti. Siirtli hemşerilerimizle bir araya geldiklerinde memleketimizi ve burada geçen anıları ele anlattıklarını söyleyen Prof. Dr. Bedük: “Siirtli dostlarımız ile birlikte bir araya geldiğimiz zaman özlemimiz artıyor. Çünkü çok ortak yaşanmışlıklarımız vardır. Siirt’te ki o dayanışmayı, kardeşliği, bütünleşmeyi, sevgiyi hiçbir zaman başka bir yerde görmedik. Orada menfaatler değil, duygular ve ortak menfaatler ön plandaydı. Hiçbir zaman kişisel hırslarımıza kapılmadık ve büyüklerimizden de bunları gördük. Bizlerde aynısını takip ettik. Meslek hayatımda da her zaman yardım etmeye ve insanlarla dayanışma içinde olmaya çalıştım. Çok şükür öğrencilerimizinde insanlarımızın da teveccühünü kazandık.” şeklinde konuştu.

Sanata ilgi duyduğunu ifade eden Prof.Dr. Bedük, bu çalışmalarına ilişkin olarak şu bilgileri verdi: “Ayrıca ben bir müzisyenim. Özel bir duygusu vardır, biz güneydoğuluların. Bu duyguyu bir sanatla ifade etmek güzel bir birşey. Hacettepe Tıp Fakültesi’nde eğitim alırken de koroya giderek daha sonra birçok amatör korolara devam ederek bazı Türk Sanat Müziğinin önemli hocalarından dersler alarak birebir iletişim ile faydalanarak belli bir noktaya geldik. Şuan da ut çalıyorum, ses icraatçısı ve aynı zamanda bestekarım. TRT repertuvarında yer alan 62 tane bestem var. Çeşitli ödüllerimde bulunuyor. Bunlar bizim mesleğimiz de bir itici güç oluyor. Hiçbir zaman yaptığınız işi durduran, frenleyen bir faktör olmuyor , tam tersine bir sinerji yaratıyor. İşinizi de daha iyi yapıyorsunuz. Ufkunuz, çevreniz genişliyor, insani ilişkileriniz daha iyi oluyor. Buna da açıkçası şükrediyorum. Çünkü böyle bir yetenek olmazsa bunu ilerletemezsiniz. Aynı zamanda müzik çalışmalarını da hiç ihmal etmeden yürüttük ve belirli bir noktaya getirdik.“

Prof Dr. Bedük,bütün hemşehrilerimize, Siirtli dostlarına sevgi ve saygılarını sundu.

Seni Gidi Kopyacı :)))