Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Tam da Melede Zamanı

Hayali cihan değer şeyler

Hayali cihan değer şeyler vardır. İnsanoğlu geçmişine uzanıp bunları düşünür. Tatlı hatıraları gözünün önünde canlanır.Bu günlerde yaşları 45 ve üstü olanlar için böyle bir hatıralar zinciri var: melede ateşi.

On bir ayın sultanı olana Ramazan ayını ve oruç ibadetini çocuk ve gençlere benimsetmenin yanı sıra çevredeki yerleşim birimlerine bu mübarek ayın geldiğini haber vermek amacıyla her mahallenin meydanında arife günü; boyları üç dört metreleri bulan çalı çırpıdan oluşan kuleler yapılır ve akşam ezanına yakın bir saatte tutuşturulurdu.

Bunun hazırlıkları günler öncesinden başlardı. Mübarek ayın başlamasına on beş yirmi gün kala her mahallenin gneçleri ve çocukları arasında bir telaş başlardı. Bir araya gelir,  melede ateşi için çalı çırpı toplamak üzere kendi görev bölümü yaparlardı. Bir grup, ailenin nazlı çocukları için mani ve tekerlemeler okuyarak evlerden çalı çırpı toplarken, öbür grupta mahallenin ana arteri sayılan yolları akşam üstleri bir sırıkla kesip işlerinden evlerine dönen erkeklerden para toplamaya başlarlardı.

Bu toplantıda alınması gereken önemli bir kuralda toplanacak olan çalı çırpıların nerede saklanacağı konusuydu. Toplanacak olan çalı çırpıların diğer mahallelerin çocukları tarafından aşırılması söz konusu olabiliyordu. Bu nedenle bunların çok korunaklı bir yerde muhafaza edilmesi gerekiyordu.

Bu faaliyet Ramazan ayı arifesine kadar devam ederdi. Her bir birey büyük bir sorumluluk içerisinde kendisine verilen görevi yerine getirmeye çalışırdı. Zaten işleri savsaklayan ya da çalı çırpı toplamaya gelmeyen çocuk ve gençler ayıplanır ve arkadaş grubundan dışlanırlardı.

Arife günü herkesi bir heyecan kaplardı. Çünkü özellikle birbirine yakın olan mahalleler arasında en yüksek kuleyi yapma konusunda kıyasıya bir rekabet yaşanırdı. Her mahalle en yüksek kuleyi yapmaya gayret harcardı.

Melede ateşinin alevi geçtikten sonra üzerinden atlanırdı. Kış mevsiminde ateş zayi olmaz çevredeki evler gelip o ateşi alır mangallarına koyarak, evlerini ısıtırlardı.

Geçen hafta sonu TRT Radyosu ile gerçekleştirilen canlı telefon bağlantısında 20 dakika süre ile o yıllara gittim ve dinleyicilerin hayallerinde o ritüelleri canlandırmaya çalıştım. Özetle melede’nin hayali cihan değer…

Seni Gidi Kopyacı :)))