Hepimizin bildiği ama çok kısa bir bir sonrada unuttuğu gibi iki katlı bir binanın alt katında izinsiz olarak yapılan bir tadilat sonucu yıkıldı. Ondan fazla kişi yaralandı. Şans eseri bu önemli olayda ölen olmadı. Peki bu olay Malatya’ya özgü bir olay mıydı? Elbette hayır. Benzer bir olay 2004 yılında Konya’da yaşandı. Zümrüt Apartmanının çökmesi sonucu 92 vatandaş yaşamını yitirdi. Yurdun dört bir köşesinde benzer olaylar meydana geldi. Siirt’i bundan ayrı tutmak yanlış olur. Siirt’te de gerekli tetkik ve tahlilleri yapmadan ve belediyeden gereken izni almadan benzer değişiklikler yapılıyor. Çoğunda kolonları ya da taşıyıcı duvarları yerle bir eden bina sahipleri işledikleri büyük suçun farkında bile değiller. Olanlarda yapacakları tadilat veya düzenleme işi için beton tahlili, dayanıklılık testi veya benzeri bir işleme ihtiyaç duymuyorlar. Bir bina ustası getirip şöyle bir üstün körü göz kararı incelemenin ardından yapılabileceğine karar veriliyor. Bu yanlıştan bir an önce vazgeçmemiz gerekiyor. Çünkü bilimin bu gün ulaştığı nokta en ince detayı bile ortaya çıkaracak niteliktedir. Bu nedenle hiç bir şeyi oluruna ya da başka bir deyimle gerekli önlemleri almadan tevekküle bırakamayız. Her şeyde olduğu gibi önce tedbir sonra tevekkül. Bu arda belediyelere de önemli görev düşüyor. Gerekli denetimleri mutlaka yapmalı ve gerektiğinde ceza yazmalı, değişikliğe izin vermemelidirler. Aksi halde benzer üzücü hadiseler ilimizde de yaşanabilir.