Siirt son 40 yılda gelişti. Fiziki alan olarak genişledi, nüfusu ise katlandı.
Yine bu süreçte yaşam tarzı da çok değişti. Ataerkil; kalabalık yani dede, babaanne ve diğer akrabaların yer aldığı aile yapısından, anne baba ve ortalama iki çocuğun bulunduğu çekirdek aile yapısına evrildik. Ailede yaşayan birey sayısı her geçen gün azalmaya devam ediyor.
Evlerimiz de küçüldü. Daha doğrusu küçülmedi, gerekli gereksiz doldurduğumuz eşyalar yüzünden dar gelmeye başladı.
Sanırım bütün bu gelişmelerle beraber gönüllerimiz daraldı, sevgimiz azaldı, hoşgörü ve merhametimiz dip yaptı.
Bunun sonucunda dedeler ve babaanneler artık evlerin baş köşesinde değil de, başka yerlerde yer bulmaya başladılar. Hatta yer bile bulamayabiliyorlar.
Çevremizde ufak bir araştırma yaptığımızda dışlanan, yaşama uygun olmayan derme çatma evlerde tek başlarına veya eşiyle birlikte yaşam mücadelesi veren çok sayıda yaşlının olduğunun farkına varırız.
Hem de varlıklı ve çok sayıda çocuğu bulunan anne ve babalar çoğunlukta.
O nedenle artık Siirt’te ister resmî veya isterse özel bir huzur evine ihtiyaç var. Ahir ömürlerinde yaşlılarımız yemek yapma, bulaşık yıkama ve tek başına duvarlara bakmaktan kurtulacakları bir mekana kavuşturulmaları gerekiyor.
Siirt olarak hizmetlerde genelde geç kalıyoruz. Bari bu konuda daha fazla geç kalmayalım.