Siirt Lisesi

Siirt, tarihin erken dönemlerinden itibaren eğitime büyük önem veren bir yerleşim yeri oldu. Yüzlerce yıldır medreseler eğitim faaliyetlerini yaygın bir şekilde sürdürdüler. Bu eğitimin sonucu olarak İbrahim Hakkı ve Sultan Memduh gibi pek çok önemli değer yetiştirdiler. Osmanlı dönemindeki bu klasik eğitim, Siirt’i İslam dünyasında tanınan ve saygı görülen bir seviyeye çıkardı.

            Tanzimat sonrası başlayan batılı tarz okul ve eğitim kurumunun açılma süreci Siirt’te de kendisini gösterdi. Şehirde açılan ortaokul kısa sürede hizmete girdi. Bu arda gayrimüslimler daha hızlı bir okullaşma içerisindeydiler. Fakat Siirt’te bir lisenin açılması gecikti. Çünkü lise düzeyinde ki eğitim kurumları sadece vilayet merkezlerinde açılıyordu. Siirt, bu yıllar da henüz vilayet olamadığından bir liseye de sahip değildi. II. Meşrutiyet sonrasında Siirt’te kısa aralıklarla lise açma girişimleri oldu fakat bu girişimler kalıcı bir okulun faaliyete geçmesine yeterli gelmedi.

Cumhuriyetle birlikte Siirt vilayet oldu. Fakat devletin yaşadığı siyasi ve ekonomik zorluklar şehirde bir lise açılmasını geciktirdi. Böylece eğitim ortaokul düzeyinde devam etti. Ortaokul eğitimini tamamlayan çocuklarımız, eğitimlerini sürdürmek il dışına çıkmak zorundaydılar. Ekonomik bakımdan yeterince gelişmemiş bir şehir olan Siirt’te herkes evladını il dışına gönderemiyordu. Böylece şehrin pek çok kıymetli evladı ekonomik sebeplerle eğitim hayatını yarım bırakmak zorunda kaldılar. Bu arada şehrin büyümesiyle birlikte genç nüfus hızla artmaya ve mevcut ortaokul da ihtiyaca cevap veremez oldu. Ortaokul mezunlarının çoğalması liseye olan ihtiyacı ve talebi daha da artırdı.

1950’li yıllarla birlikte ülke de büyük bir değişim ve dönüşüm yaşandı. Halk, talepleri devlet katında daha fazla karşılık bulmaya başladı. İnsanlar sorunlarını ifade etmeye, taleplerini daha gür bir şekilde ortaya koymaya başladılar. Bu dönemde Siirt’in birikmiş pek çok sorunu gündeme geldi. Bu sorunlar arasında hala bir lisenin olmaması öncelikli bir konu olarak yerini koruyordu. Bu konuda çeşitli makamlara müracaatlar oldu. Fakat arzu edilen netice temin edilemedi.

Halk sesini daha gür bir şekilde duyurmak için harekete geçti. 28 Haziran 1953’te Siirtli gençler, demokratik bir yolla seslerini duyurmak için yürüyüş düzenlediler. Siyasi amaç gözetilmeksizin, hiçbir siyasi örgüt, parti ve STK’nın yönlendirmesine imkân tanınmadan sağduyunun hâkim olduğu bir yürüyüş gerçekleştirildi. Son derece masumane, son derece haklı ve samimi bir talep vardı. Herkes yekvücut olarak ortak hissiyatlarını gür bir şekilde ifade ettiler. Halk ısrarla Siirt’te bir lise açılmasını talep ediyordu. Uzun bir süredir dillendirilmesine rağmen farklı gerekçelerle hayata geçirilemeyen bu taleplerinin sonuna kadar arkasında olduklarını gösterdiler.

Siirtlilerin bu haklı talepleri kısa sürede karşılık buldu. Milli Eğitim Bakanlığı, Siirt Valiliğinden yeni bir lisenin açılabilmesi için ivedi bir şekilde yer tahsis edilmesini istedi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Ortaokul binası içinde bir bölümü geçici olarak Siirt Lisesine tahsis etti. Böylece Siirt Lisesi 1954’de öğrenci kabul etmeye başladı.

27 Eylül 1954’de Siirt Lisesinin açılış töreni yapıldı. Halk büyük ilgi gösterdi. Törende Siirt Valisi Cavit Tevfik Okyavuz, İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Madi Süren ve Okul Müdürü Hamdi Alkın birer konuşma yaptılar. Okulda yeni dönemin ilk dersini Vali Okyavuz verdi. Böylece Siirt eğitim tarihinde, çok önemli bir adım daha atılmış oldu.

Siirt Lisesinin 1964 yılında bugünkü binası inşa edildi. Okul her yıl biraz daha büyüdü. 68 yılda binlerce öğrenci mezun verdi. Böylece pek çok, akademisyen, sanatçı ve devlet adamları yetişti. Siirt Lisesi, kendi binasında geçmişin gururuyla geleceğe umutla bakıyor. Bugünde kıymetli öğretmenlerimizin özverisiyle geleceğin nitelikli insanlarını yetiştirmeye devam ediyor.