Yüce dinimiz İslamın zina ve sapık ilişkilerdeki hükümlerini cuma hutbesine dile getirmesinin ardından bazı çevrelerin saldırısına maruz kalan Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr.Ali Erbaşa destek açıklamaları devam ediyor.
Siirt’te ki bazı STK ların oluşturduğu Birlik Platformu tarafından yapılan açıklamada Prof .Dr.Erbaşa destek verildi ve yaptığı açıklamaların dinimizin emirlerini içerdiği vurgulandı.
Birlik adına başkan Bayram Bülbül tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle “Geçtiğimiz hafta Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş tarafından irat edilen Cuma hutbesinde kutsal kitabımız Kur’an’dan hareketle “neslin, ailenin, nesebin ve sağlığın korunması” konusuna değinilmiş ve nikahsız ilişkiler ile sapkın yönelimlerin neden olduğu toplumsal zararlara dikkat çekilerek uyarılarda bulunulmuştur.
Bu güzel hutbenin ardından, rahatsızlığını dile getiren ve milletle arasında derin uçurumlar olan bazı STK görünümlü yapılar ve partiler özelde Diyanet İşleri Başkanını hedef almış ama aslında genel olarak İslam’ı kasteden açıklamalarla gerçek niyetlerini hakaret ifadeleriyle kusma yoluna gitmişlerdir. Yine bu yapılar hızları alamayıp Sayın Ali Erbaş’a hakaret ve iftiralarda bulunarak bir de hakkında suç duyurusunda bulunmuşlardır. Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış. Cinsel tercihlerini milletin içinde ulu orta teşhir yoluyla dile getirip üstüne de onursuz yürüyüşlerde bulunanlar bu sapkınlıklarını bu şekilde normalleştirebileceklerini zannetmektedirler. Hayır burası “Müslüman mahallesi burada salyangoz satamazsınız!” diyoruz.
İşi üyelerinin hukukunu korumak olan Ankara Barosu gibi kurumların beyanları üyelerinin ya da kendilerine zorunlu olarak aidat ödeyen kitlenin büyük kısmının görüşlerini yansıtmamaktadır. Buna rağmen bu marjinal görüşleri savunmaktan üyelerinin hukukunu korumaya fırsat bulamamaktadırlar.
Ali Erbaş ve onun üzerinden İslam’a yönelik saldırgan tutumlar sergileyenler maalesef hezeyanlarını ideolojik saplantılarını; ortaya yeni bir fikir ve bilimsellik süsüyle sunarak milleti cahil ve değerlerini ise irtica olarak göstermeye çalışmaktadırlar. Oysa bu sapkınlar, irticai fikirlerinin tarih boyunca toplumları yoldan çıkarmaya çalışan şeytanın bir ürünü olduğunu göremeyecek kadar kör ve cahildirler. Ahlaksızlık çağdaşlık değildir. Savundukları ne yenidir ne de bilimseldir. Helak olmuş toplumlar bunların atalarıdır. Bunlar, savunduklarının yeryüzünü insansızlaştıracağını göremeyecek kadar basiretsizdirler. Allah akıl fikir versin diyoruz.
Ahlaksızlık ve sapkınlığı insani hak olarak dayatmaya çalışanlar İslami yaşam tarzını bir hutbe üzerinden “nefret söylemi” olarak göstererek, uluslararası sözleşmeler ve insan hakları kavramlarına atıfta bulunarak Ali Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunmayı insani bir erdem gibi göstermek istemektedirler. Üstelik İslam’ın ahlaksızlar ve sapkınlar hakkındaki hükümlerini “suç unsuru”na dönüştürerek bu konularda konuşmayı dahi yasak kılmaya çalışmaktadırlar.
Biz Siirt STK’ları olarak oynadığınız oyunu gördük bu nedenle susmayacağız, Ali Erbaş inandığımız değerlerimizi; Kur’an’ın hükümlerini dile getirmiştir. Biz de bu şekilde düşünüyoruz ve Ali Erbaş’ı sizlere yedirmeyeceğiz. Son olarak şunu söylemek isteriz: Eğer sizler Müslüman iseniz din böyle emrediyor bilesiniz. Yok eğer Müslüman değilseniz dinimize hakaret etmenizi hoş görmeyeceğimizi biliniz.”